13 Eylül 2020

vahşi (15 dk. Serbest Yazış)

 


Kırlangıç yuvası gördün mü sen hiç. Yuvadan düşmüş yavru gördün mü? Diyelim gördün, o yavruya yaklaştın almak için o sırada yavru bir kedi atladı üzerine kuşun ve öldürdü onu. Sevip kucağına alacağın o yavru kediyi yine alabilir misin kucağına tabiatı gereği o yavru kuşu öldürdü diye. İşte böyle sınavlar açar hayat sana. Fıtratı gereği sevmeyi öğrenmelisin herkesi. Timsah vahşi değildir. Sen timsah olmadığın için onu öyle nitelendirirsin. O vahşice hiçbir şey yapmıyordur. Onun yaşam şekli odur. Hayatta kalma şekli odur. Bence vahşi kelimesi hiçbir hayvan için kullanılamaz. Düşünün, sizce vahşi bir hayvan var mı? Söyleyeceğiniz her hayvan için vahşi olmadığına dair açıklamam var. Ama insan kılığında gezen gerçek hayvan bizler için aynı şey söz konusu değil. İnsan gerçek vahşidir. İnsan olmaktan utanacağın kadar vahşidir. Diğer tüm vahşi denen hayvanları azat ettirecek derecede vahşidir insan. Sen de vahşisin. Sen de acımasızsın. Sen aslında sandığın kadar masum değilsin. Sen de suçlusun. Sonuçta insansın ve sen de acımasız oldun birilerine karşı. Belki etini parçalamadın ama kalbini parçaladın, özgüvenini parçaladın, geleceğini parçaladın, hevesini parçaladın, hayallerini parçaladın birilerinin. İftira attın, yalan söyledin, arkasından konuşup yüzüne gülümsedin hatta sarıldın bile ona. Sen çok vahşisin. Çok acımasızsın. Onun da duyguları var. O da çocuktu, pamuk şekeri severdi. Lunaparkta sallanan sandalyelere binmek için babası ile kuyrukta beklerdi heyecanla. Ama sen onu vahşice parçaladın. Onun kim olduğunu biliyorsun. Kimi nasıl parçaladığını biliyorsun. Özür dileme dürtüleri geç, gereksiz ve etkisiz. Kırılan dal kırıldı bir kere. Sen vahşi dediğin her hayvanla karşılıklı bir teraziye koy artık kendini.  Saygı duyacaksın o hayvanların hepsine. Şimdi insan kılığında gezen gerçek vahşi hayvanlar olarak Mars’a gitmeliyiz. Acilen Mars’a gitmeliyiz. Bu maviş dünyanın griden tekrar maviye dönüşmesine izin vermeliyiz. Gerekirse Raptorlara, Trekslere bırakmalıyız bu dünyayı. Çünkü onlar bile varken bu dünya maviş dünya idi. Bizi ancak kırmızı kum kayalı, susuz buzsuz Mars paklar. Uzay çöpüyüz biz. Mars kabul etmezse boşlukta öyle süzülmeliyiz fezanın. Bir kara deliğe denk geliriz belki ve tüm vahşet boyut değiştirir böylece. Şimdi anlıyorum neden kara delikler var. Ruhen ulaşıyorum kara deliğe. İnsan olmama dair ne varsa üstümde oraya bırakıp maviş dünyama dönüp Raptor olmak istiyorum. En büyük ideali, bir gün bir Treks olabilmek olan bir Raptor olmak istiyorum, o kadar.