toprak etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
toprak etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

14 Mayıs 2021

mendil (6dk.)



Mendiller ıslak oldu olalı yanımda kurutma makinesi ile geziyorum. Islak olan hiçbir şeyi sevmem. Kuruturum toprağı bile. Kuru toprakta ne filizlenir. Onu bilmem ama aç kalmam bu sulak topraklarda. Solucan ile karganın kavgasında sizce kim galip gelir. Tabi ki daha aç olan. Kurtlar sofrasında tek bir sandalye vardır o da Bozkurt’a aittir. Diğerleri sofranın etrafında onun attığı artık kemikleri sıyırırlar. Assolist olmak için başvuru yapan traversti sanatçılar reddedilmeyi kabullenemeyip kendi Maksim gazinolarını kurdular. Adını da Geysim koymuşlar. Geysim’e bizi almadılar. Araya kimleri koyduysak olmadı. Arada derede kalan insan olmak istemiyorsan kararlarının arkasında dur. Reddedilmekten korkuyorsan odandan dışarı çıkma. Otur marleyleri say her gün. Gün ve gün sayısı değişen tek şey takvim yapraklarıdır. Üzüm salkımından koparılan üzüme diğer üzümler el sallarlar. Ama bilmezler ki sırada onlar da var. Her birimiz salkımdaki üzüm tanelerinden biriyiz. Önce hangimiz seçecek o meçhul el. Ben çekirdeksiz üzümüm kardeşim. Hamile değilim sonuçta. Hamile olmadığımdan emin olmak için test yaptırmaya ortopedi kliniğine gittim. Dediler ki yanlış geldin ürolojiye gitmen lazım. Kardeşim kimse sen erkeksin demedi yav. 


10 Mayıs 2021

Bir çift el


Un eleyen bir çift el,

elekle işi biter,

hamurunu açar.

Ateşi harlayan bir çift el,

fırında ekmeğini pişirir.

İneğin memelerinde

bir çift el,

sütünü sağar

kova kova.

Düşmanın gırtlağında

bir çift el,

yaşamak için öldürür.

Fahişenin kalçalarında

bir çift el,

parasıyla kendini erkek yapar.

Soluk,

soğumuş bedende

bir çift el,

Yıkar, kefenler,

toprağa bırakır.

18 Şubat 2018

kutu(6dk.)


"Neren buldun o kutuyu?" dedi. Oysa o kutu yıllardır o dolapta rafta duruyordu. Ama nedense aldım raftan bunca yıl sonra. Mazi bazen tetikler adamı. "Beni mi çağırdın?" der. Hayalet gibi karşına çıkar mazin. Bir kutudan karakterler saldırır üstüne. Hem kaçmak istersin hem de ne yapacaklar diye merak edersin. Ama şimdiki zamanın kahramanları girer devreye, senin mazin ile arana girerler. Bilmeden rahatsız olurlar mazinden. Mazini gömersin sen de tekrar. Toprağı onlar atarlar kürek kürek. Sen sadece tekrar kazar mıyım burayı bir gün diye düşünürsün. Bugünkiler sakın diye bakarlar gözünün içine. Tırsarsın ama mazinden değil gelecekten. Gelecek korkusudur maziden uzak durma refleksi. Evet, o kutuyu gömdüm tekrar ama tekrar da kazacağımı biliyorum. Çünkü o içimde, hep ortada duruyor. Bu dünyanın hayaletleri , sizden vazgeçecek gücüm olduğunda, siz beni bir hayalet olarak göreceksiniz. Korkacaksınız. İnsaf diyeceksiniz ama ben size bugünlerin hesabını soracağım. Acımadan ama keyfini çıkararak.

24 Haziran 2014

İroni


 


Güneş hayatın kaynağıdır. Toprak ve suya işlevini 
verendir. Dünyada tüm kaynaklar var iken, hayat kaynağının milyarlarca kilometre dışarıdan geliyor olması ne ironiktir. 

Tıpkı insanoğlunun, her şeye sahip olduğunda huzura da sahip olacağı yanılgısı gibi. 

"Güneşini bulamadıkça, toprağın da suyun da yaramaz sana."

Rüzgarın şiddetini ağaçlar yıkılınca algılarsak, öldürülen çocukların vahşetini de ancak dünya yıkıldığında algılayacağız.

Vahşet,katliam,infazlar...

Bu yakanın maddesel bağımlılığı o yakanın acı ve vahşet dolu ölümlerine neden oluyor. Ruhen körelen toplumlar, refahı, "sahip olmak"ta ararlarken, aciz masumların yok olmalarına neden oluyorlar.

Bizler, sahip olmak kavgası içinde iken onları "var olmak"tan alıkoyuyoruz. Eğer bir kişi sahip olmak güdüsünden vazgeçerse, bimediği diyarlarda , tanımadığı masum ve kimsesiz bir çocuğa var olma ve var kalma  şansı vermiş olacaktır.

Hayat almak da, hayat vermek de bizim kararımız. Biz bizden vazgeçebilirsek, kulağımıza gelmese de  yüreğimize dokunan binlerce duaya ulaşabiliriz.

Gelin, masumların katili olmaktan vazgeçelim. Katil olacaksak, kendi egomuzun katili olalım.