18 Şubat 2018

küçücük(6dk.)


Küçücük ayrıntılara takılıyor kadın. Oysa dev anası gibi her şey apaçık ortada. Kocasının neden karma salona gidiyormuş spor yapmak için, orada kadınlar da varmış. Ya adam spor yapmaya neden başladı sen onu sorgula bunca yıl sonra. Evliliklerin çoğunun içi çok boş. Mecburi beraberlik gibiler. Aşksız yapılmış mecburi bakılan çocuklar. Kadersiz şansız çocuklar. Doğarken kaos içine atılan çocuklar. Sevmediği adamdan çocuk sahibi olan kadınlar. Doğurduğundan kadın tiksinir mi? Bakınca herifi görüyorsa tiksinir. Ya da adamın onunla nasıl beraber olduğunu hatırlıyorsa tiksinir. Bahtsız kadınların ruhsuz evliliklerinden kaybolmuş çocuklar doğuyor. Sevmek lazım mutlu çocuklara sahip olmak için. Evlenmiş olmak için evlenen değil, doğurmak için doğuran değil, dünyadaki varlığını değerli görenlerden olup evlenmek lazım. Kızlar değerleme yaparken seçecekleri erkekleri, kıstaslarını gözden geçirmeli. Zor beğenen kızlar, gelişen erkekleri getirecektir. Erkekler seçen değil seçilen olmalı.

yorgun (6dk.)


Yorgun dizlerim bir konuşsa neler anlatacak. Sadece o değil , konuşabilen tüm organlarım bir senfoni olsa acaba, obuayı hangisi çalardı. Mideme batari çal derdim, zil çalmasından iyidir. Ne ince espri. Reklamlar. Reklam insanın kaderi. Reklamsız olmaz. İnsan reklam için konuşur. Yoksa neden konuşsun ki? İnsan reklam için yazar yoksa neden yazsın ki? İnsan reklam için sever, yoksa neden sevsin ki, demiyorum. Sevmek koşulsuzdur. Seviyorsan sevmiyormuş gibi yapamazsın. Sevmek sevilmeyi bekleme davetidir. Sevilmek için seversin , sevilmesen de seversin, üzülür büzülür ama yine de seversin. Tarihe meydan okur ama yine aynı sonuçlarla yüzleşirsin, reklam mıydı konu yok yorgun dizlerimden buraya geldim. Bu arada klarneti hangi organım çalacak. Bilmiyorum. Nota bilmeyen organlarım var zaten hepsi detone olur. O sese organlar gitmiş, ben o organım demiş, Acun da reklamlar demiş. Her şey reklam yani. Bu da bir reklam, az sonra yine reklam.

Kaldı (6dk.)


Oysa ne çok konuşacak kelimeler vardı. Ne çok ,dedikodular vardı. Hepsi yarım kaldı. Geveze adam değilimdir esasında ama kafa dengi adamı bulunca çenem iyi düşer tutamazsın. Kendimi dinler olurum bazen karşımdaki sustursun diye bakarım kendimce. Usansa da belli etmez zavallıcık. At gözüne yumruğu anlasın gereksiz nezaketin bedelini. Boş konuşuyoruz kardeşim işte , ne dinliyon edalı edalı. Yarım kaldı yine de hevesim sohbet devam ediyor olsa da. Dinleyicinin pasifi değil hınzırı lazım bana. "Hadi lan oradan. Amma attın haa. Çüşşşş artık" diyecek. Ya seni gazlayacak yada susturacak. Kalkıp gidecek sen tek başına konuşur kalıcan. Sessiz tepkiler çok daha etkili bence. Tokat vurmadan tokat atmak bir sanat. Tokat yemeyi seviyorum atan sık atmıyorsa, attı mı oturtuyorsa. Benim için, bana tokat atanı severim, kendi için tokat atanı aciz görürüm, ya yerim ya da silerim.