O sahne, evet o sahnenin üstüne
henüz görmedim. Kendi adıma söylüyorum ama gerçekten sizlerin de aynı fikirde
olduğunu düşünüyorum. O bıçağın direğe bağlı kadının boğazını yararak hızla
çekilişi ve kadının tek nefeste ölüşü. Sanki filmin başında film bitmiş gibi. "Artık ne olacak ki film izlenebilir olacak?" diye düşünüyorsun. İntikam mı? İntikamını alsa bile kocası, bir daha öyle bir aşkı yaşayamayacağını bilmek seni teselli
etmiyor ki. Bazı kayıpların asla telafisi olamaz. Sadece gider ve biter. Yerini
dolduran olmaz, sen de yerine ne koysan tutmaz. Tuğlalardan kaleler örersin
kimse girmesin artık içeri diye. Kimsenin aşamadığı surları, biri gelir bir
fiske ile yıkar girer, şaşarsın surlarının yıkılmışlığına, o şaşkınlıkta senin
gönlünü kafesler. Boşa çıkar tüm yeminler. Eğer gönlün boş kalsın istiyorsan
aksine surlar örme, yol geçen hanı gibi ol. Herkese hoş geldin, güle güle. Korkun
yok konaklayandan, kalsın diye bir endişen de yok. Sen hancısın onlar yolcu. Hancı
olacağım günleri arzu etmiyorum, ama gerekirse hancı olarak geleni geçeni çok
güzel ağırlayabileceğimi biliyorum.