09 Mayıs 2021

Çöpe atabilirsiniz


Cadı kazanı gibi kaynattık dünyayı,

Kutupların isyanı,

Açların çığlıkları,

Kıyıya kendini çivilemiş balinalar,

Kimsesiz tek başına son nefesini veren

yaşlılar,

Sahilde yatan o mülteci  bebek,

Sizi Allah'a şikayet edeceğim diye

ağlayan yaralı kimsesiz kız çocuğu,

Ve nerden buldu bizi bu illet diyen

şaşkaloz bizler.

Ne bekliyorduk ki?

Hediye mi?

Son kullanma süresi varsa dünyanın,

süresi doluyor bilesiniz.

Son kullanma süresi varsa insanlığın,

Çoktan çöpe atabilirsiniz.


Konuşalım


Saat kaç

erken değil mi

yeni geldin oysa

sıktım mı seni

ne bu acelen

çok mu belli ettim

ondan mı erkenden

kaçıyorsun

Evet aşığım sana

ve yoruldum kovalamaktan

Uç şimdi nereye uçacaksan

Merak ettiğim

kovalamasam da kaçacak mısın

Kimisi aşık olmayı

sever

Kimisi ona aşık 

olunmasını.

Kal biraz daha

konuşalım bunu.

Biraz seni acıtır

biraz beni.

İki yeni insan oluruz

beraber sevişemesek te.


Sen ve sensizlik

 


Sandığın gibi değil

ona aşık değilim

Ama artık sana da

aşık değilim.

Ondan hemen

vazgeçebilirim.

Ama senden asla

vazgeçemem.

Onda olmayanları

biliyorum.

Ama sende

vazgeçemediklerim neler

bilmiyorum.

Onun beni nasıl etkilediğini

biliyorum.

Ama senin etkinden

nasıl çıkamadığımı

bilmiyorum.

Her şeyi silip

sana dönmek istiyorum.

Ama tek senle

kalamayacağımı da 

biliyorum.

Sen ve sensizlik arasında,

ufalanıyorum,

ufalıyorum,

utanıyorum.

beyhude (6dk.)


Beyhude geçen yılların arkasından el sallamayacaksın. Onlar bir şekilde geri dönerler. Eve geri dönen kocasını kadın ne zaman kabul eder. Kabul etmesi demek afetmiş olması demek midir? Aldatılan kadınlar hayaletlerden orduya benzerler. Yanında görsen de seninle değildir artık. Çocuklarına ana olur ama sana kadın olmaz artık. Saatler geçmez olduğunda maziye yolculuk başlar. Zaten zaman ilerlemezken bir de sen dalarsın geçmişe zaman daha da yavaşlar. Maziye bu denli dönüşler gelecekten olan kaygının işaretidir esasında. Kapat gözlerini ve şeffaf ol. Beklemediğin o mızraklar oklar içinden akıp gitsin. Katıysan acırsın, şeffaf ol ki kimse acıtamasın seni. Mısır da gezerken çizme giyen bir adam görürsen bil ki o firavunun soyundadır. Çizmeyle deveye binemezsin. Ama kırmızıysa çizmelerin başka. Dolgusu düşen firavun kimden medet bekler. Kimseye diyemez derdini çünkü aciz bilirler. Kırkından sonra pipetle beslenir tüm firavunlar. Rakıyı çok seveler ağrısını alır diye. Pek ayık firavun göremezsin mazide.

02 Mayıs 2021

Ben Zeynep

 


Yiğidim ben Zeynep,

Rabbimin selamı ve rahmeti üzerine olsun. Bilirim pek bi şaşırmışsındır bu mektubu okurken. Zira ben okuma yazma bilmem. Muhtara da utanırım diye gidip yazdıramam. Köye bir muallime geldi, Suna abla. O yazıyor sağ olsun bu mektubumu sana. Kader arkadaşı olduk onunla. Sen ve diğer yiğitler gittikten sonra, mektebe giden on üç yaşında çocuklara kadar aldılar askere. Mektepte öğrenci kalmadı, o da bizim gibi cepheye yardım ediyor. Öyle tanıştık zaten, beraber çarık dikiyoz, çorap örüyoz onları güzelce paketliyoz cuma günleri gelen komutana teslim ediyoz.

Çarık çorap örerken, hep seni düşünürüm. Esasen hep düşünürüm de çarıkları bitirirken son ilmiği arkasında üst üste  düğümlüyorum, düğümlüyorum belki bir çifti sana denk gelir de benim ördüğümü bilirsin. Bilesin ki gölüm de sana üst üste düğümlüdür. Ne uzak açar, ne zaman açabilir o düğümleri.

Yiğidim Ali, bilirim ki şehadet ancak bizi ayırır. Duysam ki Alim şehit düşmüş, bil ki Zeynep kahrolur, sana kavuşamadı diye değil, şehit olup seninle cennette görüşemem diye.

Hem isterim sana kavuşmayı delicesine, hem de derim kendime her gün, dönmezse de üzülme, o şehittir, mekanı cennettir diye.

Eğer sağ isen, bu mektubu okurken bil ki, gönlüm senin hasretinle yanıyor olsa da, analarımızdan atalarımızdan gördüğümle derim ki, "ya şehit ol, ya gazi. Yeter ki o gavur ayağını bir daha bu topraklara uzatamasın. Bilsinler ki, yiğitlerimizi kahpece harcasalar bile, o yiğitleri doğuran kadınlar hayatta iken bu topraklarda kalamazlar.

Alim, yiğidim, muallime Suna ile sarıldık birbirimize biraz. Ağladı o yazamadı bi süre, ben de ona sarıldım ağladım. Dedi ki, Zeynep, Alin sana kavuşacak, biz de tüm gavurları denize gömeceğiz inşallah.

Alim, ben hiç mektebe gitmedim ama köyde duyardım ki en doğruyu hep muallimler söyler. Suna ablam doğru söylüyor yine değil mi? Onları denize gömüm bana geri döncen değil mi Alim.

Suna ablam yazarken başını sallıyor evet diye. Alim, yiğidim, çarıklarının arkasında ki düğümlere bakmayı unutma. Beni, seni seveni, unutma Alim.

Hadi kal sağlıcakla,

Gazan mübarek olsun

Zeynep


Erkek kafası


Kadın doğmak

doğuştan azize olmak

Anlamaz her erkek kafası

Anam anam der

ama ana olan

her kadını

bir görmez erkek kafası

Aşığım diye bir kadına yalvarır

her kadının bir seveni var

anlamaz erkek kafası

Namusuna laf söyletmez

gözleri tüm kadınları gezer

utanmaz erkek kafası.

Kadın emanettir Yaratandan

Kutsaldır, mabettir

anlamaz her erkek kafası

Mutlu kadınla

hayat mutludur

Bilir ama 

bilmezden gelir erkek kafası.

 

Griyim dedim


Gri benim rengim,

Biraz kara biraz ak işte.

Kim mavi, kim yeşil?

Ben bilemedim.

Beyaz bulutlara imrenirdim.

Ama gri bulutlardan nasiplendim.

Kara yüzlülerden çekinirdim,

Ama ak gülümseyenlere yenildim.

Griyim dedim,

Hepsinden zılgıt yedim.

Beyaz bir çakıl taşını,

Koydum sapanımın meşinine,

Kime fırlattıysam o taşı,

Döndü geldi 

yardı benim başı.